Binoküler B Sınıfı Ehliyete Sahip 50 Yaş Üzeri Bireylerde Periyodik Göz Muayenesinin Gerekliliği
PDF
Atıf
Paylaş
Talep
Özgün Araştırma
P: 73-76
Nisan 2016

Binoküler B Sınıfı Ehliyete Sahip 50 Yaş Üzeri Bireylerde Periyodik Göz Muayenesinin Gerekliliği

Turk J Ophthalmol 2016;46(2):73-76
1. Ahi Evran University Training And Research Hospital, Department Of Ophthalmology, Kirsehir, Turkey
Bilgi mevcut değil.
Bilgi mevcut değil
Alındığı Tarih: 10.02.2015
Kabul Tarihi: 02.06.2015
PDF
Atıf
Paylaş
Talep

ÖZET

Amaç:

Binoküler B sınıfı ehliyete (BBSE) sahip 50 yaşından büyük bireylerde görme düzeyinin BBSE kriterine uygunluğunu tespit etmek, görmeyi azaltan göz hastalıklarının sıklığını yaş gruplarına göre bulmak ve periyodik muayene gerekip gerekmediğini araştırmaktır.

Gereç ve Yöntem:

Prospektif çalışmaya BBSE sahip 50 yaşından büyük 451 birey dahil edildi. Yaşlarına göre grup 1 (51-60 yaş), grup 2 (61-70 yaş), grup 3 (71 ve üzeri yaş) olarak 3 gruba ayrıldı.

Bulgular:

Yaş ortalaması 60,02±7,27 yıldı ve 338’i erkek (%74,9), 113’ü kadındı (%25,1). Bireylerin %78,3’ü (353) BBSE kriterini sağlarken, %21,7’si (98) BBSE kriterini sağlamıyordu. BBSE kriterini sağlamayan 98 hastanın 84’ü (%85,7) hala araç kullanmaktaydı. BBSE kriterini sağlayanların yaş ortalaması (58,82±6,77 yıl), sağlamayanlara göre (64,34±7,40 yıl) anlamlı derecede düşük olarak tespit edildi (p<0,001). BBSE kriterine uymadığı halde hala araç kullanan bireylerde grup 1’de senil katarakt (%38,5), diyabetik retinopati (%23,1), grup 2’de senil katarakt (%55,3), diyabetik retinopati (%14,9), grup 3’de ise; senil katarakt (%63,6), senil maküla dejenerasyonu+senil katarakt (%18,2) en sık patolojiler olarak görülmüştür.

Sonuç:

Elli yaşından büyük bireylerin beşte birinden fazlasının görme keskinliği başta senil katarakt nedeniyle BBSE kriterine uymamakta ve bunların büyük bir kısmı araç kullanmaya devam etmektedir. Bu nedenle BBSE’si olan 50 yaşından büyük bireylerin periyodik göz muayenesinden geçmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Giriş

Görme düzeyinin iyi olması güvenli sürüş performansı için kritik öneme sahiptir. Toplumda yaşlı bireylerin oranı giderek artmaktadır ve yaşlandıkça görme düzeyi giderek azalabilmektedir. Yaşlı sürücülerde görme taraması yapılmasının trafik kazalarının önlenmesinde önemli olduğu bildirilmiştir.1,2 Yaş arttıkça başta senil katarakt olmak üzere senil maküla dejenerasyonu (SMD) ve diyabetik retinopati gibi görmeyi azaltan hastalıklar artmaktadır.3,4,5 Özellikle diyabetik retinopati hastalığın süresiyle birlikte progresyon göstermektedir ve yakın takip gerektirmektedir.6 Çalışmamızın amacı binoküler B sınıfı ehliyete (BBSE) sahip 50 yaşından büyük bireylerde görme düzeyinin BBSE kriterine uygunluğunu tespit etmek, görmeyi azaltan göz hastalıklarının sıklığını yaş gruplarına göre bulmak ve periyodik muayene gerekip gerekmediğini araştırmaktır.

Gereç ve Yöntem

Prospektif olarak planlanan çalışmaya 1 Nisan 2014 ve 15 Ağustos 2014 tarihleri arasında göz polikliniğine herhangi bir göz şikayetiyle başvurmuş BBSE’ye sahip 50 yaşından büyük 451 birey ardışık olarak dahil edildi. Çalışmada Helsinki deklarasyonuna sadık kalındı. Çalışma için lokal etik kurulu onayı alındı. Bireylerin yaşı, cinsi, araç kullanıp kullanmadığı sorulup kaydedildi. Snellen eşeline göre görme keskinlikleri alındı. BBSE için görme keskinliği kriteri değerlendirilirken, İçişleri Bakanlığı’nın 26.09.2006 tarih ve 26301 sayılı resmi gazetede yayınlanmış sürücü adayları ve sürücülerde aranacak sağlık şartları ile muayenelerine dair yönetmeliğine göre “B sınıfı ehliyet alacak sürücülerde düzeltmeli veya düzeltmesiz olarak bir gözün görmesi 2/10’dan aşağı olmamak şartıyla her iki gözün görme derecesi toplamı 12/10 olmalıdır” ibaresi dikkate alındı. Göz içi basınçları ile ön ve arka segment muayenelerini içeren rutin göz muayeneleri yapıldı. Bireyler yaşlarına göre grup 1 (51-60 yaş), grup 2 (61-70 yaş), grup 3 (71 ve üzeri yaş) olarak 3 gruba ayrıldı.

İstatistiksel Analiz

Verilen değerlendirilmesinde Statistical Package for the Social Sciences sürüm 20 istatistik paket programı kullanıldı. Tanımlayıcı istatistikler ortalama ± standart sapma olarak gösterildi. Niteliksel verilerin değerlendirilmesinde kikare testi kullanıldı. Normal dağılıma uymayan iki grup arasındaki parametreleri karşılaştırmak için Mann-Whitney U testi kullanıldı. P<0,05 anlamlı değer olarak kabul edildi.

Bulgular

Bireylerin yaş ortalaması 60,02±7,27 yıldı (51-82 yıl) ve 338’i erkek (%74,9), 113’ü kadındı (%25,1). Bireylerin %78,3’ü (353) BBSE kriterini sağlarken, %21,7’si (98) BBSE kriterini sağlamıyordu (Tablo 1). BBSE kriterini sağlamayan 98 kişinin 14’ü (%14,3) araç kullanmazken; 84’ü (%85,7) hala trafikte araç kullanmaktaydı. Görme açısından BBSE kriterini sağlamadığı halde hala trafikte araç kullanan 84 bireyin 47’sinin özellikle grup 2’de yani 61-70 yaşları arasında olduğu dikkat çekti (Tablo 2). Ayrıca BBSE kriterini sağlayanların yaş ortalaması (58,82±6,77 yıl), sağlamayanlara göre (64,34±7,40 yıl) anlamlı derecede düşük olarak tespit edildi (p<0,001).

Görme açısından BBSE kriterini sağlayamama nedenleri arasında grup 1’de senil katarakt (%35,5), diyabetik retinopati (%22,6), ambliyopi ve koroid rüptürü (%9,7), grup 2’de; senil katarakt (%56,0), diyabetik retinopati (%14,0), SMD+senil katarakt (%6,0), grup 3’de ise senil katarakt (%58,8), SMD (%11,8) ve SMD+senil katarakt (%11,8) en sık tespit edilen patolojilerdir (Tablo 3).

BBSE kriterini sağlayamadığı halde hala araç kullanan bireylerde göz hastalığı nedenleri arasında grup 1’de senil katarakt (%38,5), diyabetik retinopati (%23,1), koroid rüptürü (%11,5), grup 2’de senil katarakt (%55,3), diyabetik retinopati (%14,9), SMD+senil katarakt (%6,4), grup 3’de ise; senil katarakt (%63,6), SMD+senil katarakt (%18,2), arka kapsül kesafeti (%9,1) ve ven dal oklüzyonu (%9,1) en sık tespit edilen patolojilerdir (Tablo 4).

Tartışma

Yaş arttıkça, görme düzeyini azaltan göz hastalıklarının sıklığı artmaktadır.7,8 Bu tanım başlıca senil katarakt, glokom, SMD gibi göz hastalıkları için doğrudur.3,4,5,9 Oküler hastalıkların yokluğunda bile görme fonksiyonu yaş ile bozulmaktadır.8,10 Ülkemizde yapılan bir çalışmada sürücü belgesi alma yaşında yapılan göz muayeneleriyle karşılaştırıldığında, sürücü belgesi olanlarda refraksiyon kusur oranının ortalama 20 yılda yaklaşık 5 kat arttığı gösterilmiştir.2 Bu nedenle görme ve sürüş hakkında tartışma başlıca yaşlı sürücülere odaklı olmalıdır. Bu konu toplumda yaşlı nüfusun ve trafikte yaşlı sürücülerin artacak olması nedeniyle gelecek yıllarda önem kazanacaktır.

Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa ülkelerinde ilerleyen yaşla birlikte sürücü belgesinin geçerliliği için belli sürelerde muayene ve bazı testlerin yapılması istenmektedir. Ülkemizde ise böyle bir yasal bir zorunluluk yoktur.

Senil katarakt 60 yaş civarında %60 oranında görülür.11 Okuma zorluğu, araç sürmede zorlanma, ışık yansımaları, detayları algılamada zorlanma ortaya çıkan fonksiyonel eksiklikler olarak sıralanabilir.12 Owsley ve ark.13 70 yaş üzeri 2000 sürücüde yaptıkları görsel ve oftalmolojik değerlendirmede; bu yaş grubunda görme keskinliğini en fazla etkileyen durumu senil katarakt olarak tespit etmişlerdir. Isawumi ve ark.14 yaş ortalaması 45,9 olan 99 ticari araç sürücüsünde oküler durumu değerlendirdikleri çalışmalarında görmeyi bozan en sık ikinci sebebi (%24,3) katarakt, Laudańska-Olszewska ve ark.f 60 yaş ve üzeri sürücülerde yaptıkları çalışmalarında görmeyi bozan en sık üçüncü sebebi (%6) katarakt olarak saptamışlardır. Çalışmamızda, BBSE kriterini sağlayamama nedenleri göz önüne alındığında tüm gruplarda görmeyi azaltan en sık sebep literatüre benzer şekilde senil katarakt olarak tespit edilmiştir.

Diyabetik retinopatinin en iyi habercisi hastalığın süresidir.6 Beş yıl veya daha az süredir tip 1 diyabeti olan hastalar nadiren herhangi bir diyabetik retinopati bulgusu gösterir. Buna karşın 5-10 yıldır diyabeti olanların %27’sinde 10 yıldan uzun süredir diyabeti olanların %71-90’ında diyabetik retinopati vardır. Yirmi-30 yıl sonra insidans %95’e yükselir ve bu hastaların %30-50’sinde proliferatif diyabetik retinopati gelişir.16 Tip 2 diyabetli hastalardaki diyabetik retinopati prevalansı Yanko ve ark.17tarafından tip 2 diyabetin ortaya çıkışından 11-13 yıl sonra %23; 16 yıl ve daha fazla yıl sonra %60 olarak tanımlanmıştır. Hastalığın ortaya çıkışından 11 veya daha fazla yıl sonra hastaların %3’ünde proliferatif diyabetik retinopati tespit etmişlerdir. Çalışmamızda görme açısından BBSE kriterini sağlayamama nedenleri içinde grup 1 ve grup 2’de en sık ikinci sebep diyabetik retinopatidir.

SMD, gelişmiş ülkelerde 65 yaş ve üzeri kişilerde santral görme kaybının en sık nedenidir. Sıklığı 65-74 yaş arasında %10, 75 yaş üzerinde %25 olarak bulunmuştur, bu nedenle önemli bir toplum sağlığı sorunudur.18 Vinding’in19 yaptığı çalışmada 60-80 yaş arasında SMD’den dolayı her 1000 kişiden 4,3’ünde sosyal körlük (iki göz için 6/60 veya daha az görme), her 1000 kişiden 16,2’sininde monoküler körlük olduğunu saptamışlardır. Vinding19 Danimarka’da 60-80 yaşındaki bireylerin, bir veya iki gözünde SMD nedeniyle 6/9 veya daha az görmesinin olduğunu ifade etmektedir. Laudańska-Olszewska ve ark.15 60 yaş ve üzeri sürücülerde yaptığı çalışmada görme keskinliğini bozan en sık üçüncü sebep (%7) SMD olarak bulmuşlardır. Ayrıca Szlyk ve ark.20tarafından binoküler vizyonu 20/70 olan 10 SMD’li bireyle aynı yaşlarda normal vizyona sahip 11 kişinin sürüş ustalığı değerlendirilmiş. Sürüş simülatör testlerinde SMD’li bireylerde dur işareti için gecikmiş frenleme cevabı, daha fazla karşı şeride geçme ve simülatör kazası tespit edilmiştir. Çalışmamızda görme açısından BBSE kriterini sağlayamama nedenleri içinde grup 2’de en sık üçüncü sebep SMD+senil katarakt iken grup 3’de en sık ikinci sebep SMD ve SMD+senil katarakt olarak tespit edilmiştir.

Görme keskinliği muayenesi kolay yapılabildiği için en yaygın ölçülen görsel parametredir. Ülkeden ülkeye değişmekle beraber binoküler 0,5 görme çoğu ülkede (Avrupa ülkeleri ve Amerika gibi) standart olarak güvenli sürüş için kabul görmektedir (International Council of Ophthalmology at the 30th World Ophthalmology Congress Sao Paulo, Brazil, Şubat 2006). Ancak bu ülkelerde sürücü belgesi hayat boyu geçerli değildir. Örneğin; Amerika Birleşik Devletleri’nde eyaletlere göre sürücü belgesi yıllarla sınırlandırılmıştır. Birçok eyalette sürücü belgeleri 4, 5, 6, veya 8 yıl süreyle geçerlidir. Ancak yaşı ileri olan sürücülere daha kısa süre geçerli ehliyet verilmektedir ve/veya ehliyet yenileme işlemlerinden daha katı kurallar uygulanmaktadır. Sürücü belgesi Indiana’da 75 yaş ve üzeri kişilerde 3 yıl, Iowa’da 70 yaş ve üzeri ise 2 yıl geçerlidir. Maryland’da 40 yaş ve üzeri sürücülerde görme keskinliği muayenesi belge yenilerken gerekmektedir. Utah eyaletinde 65 yaş ve üzerinde belge yenilemede görme keskinliği muayenesi gerekmektedir. Illinois eyaletinde hem verilen belge 4 yıl geçerli hem de 75 yaş ve üstünde her yenilemede yol testi yapılmaktadır. Ayrıca sürücü 81-86 yaşları arasındaysa 2 yılda bir yenileme, 87 ve üzeri yaştaysa yılda bir belge yenilenmesi istenmektedir (http://www.ghsa.org/html/stateinfo/laws/olderdriver_laws.html).

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2013 yılı içinde ehliyet grupları ayrılmadan yapılmış verilerine göre 25-65 yaşları arasında toplam 50,376 sürücünün (46,309 erkek, 4,067 bayan) yaralandığı ve 355 (350 erkek, 5 bayan) sürücünün hayatını kaybetmiştir. Altmış beş yaş üzeri toplam 2,732 sürücü (2,678 erkek, 54 bayan) yaralanmış ve 60 sürücüde (59 erkek, bir bayan) hayatını kaybetmiştir (TÜİK, Trafik Kaza İstatistikleri [Karayolu] 2013).

BBSE’ye sahip 50 yaş üzeri bireylerde, özellikle de 61-70 yaşları arasında gelişebilecek senil katarakt, diyabetik retinopati ve SMD gibi bazı göz hastalıkları nedeniyle görme keskinliği BBSE için yeterli olmayabilmektedir. Çalışmamızda görme keskinliği açısından BBSE kriterini sağlayamayan hastaların yaş ortalamasının istatistiksel olarak daha yüksek olduğu görülmüştür. Bu nedenle BBSE’si olan 50 yaş üzeri bireyler periyodik göz muayenesinden geçirilmelidir. Ayrıca ülkemizde sürücü güvenliği için görme fonksiyonu kriterlerinin bilimsel açıdan yeniden tartışılıp düzenlenmesi gerektiği düşüncesindeyiz.

Etik

Etik Kurul Onayı: Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Tıp Fakültesi Klinik Araştırmalar Etik Kurulu- Tarih: 05/09/2014 Karar No:127, Hasta Onayı: Alınmıştır.

Hakem Değerlendirmesi: Editörler kurulu dışında olan kişiler tarafından değerlendirilmiştir.

Yazarlık Katkıları

Cerrahi ve Medikal Uygulama: Ali Kurt, Çağlar Öktem, Ayşe Karabıçak Acer, Özkan Kocamış, Sedat Taşdemir, Konsept: Ali Kurt, Dizayn: Ali Kurt, Veri Toplama veya İşleme: Ali Kurt, Çağlar Öktem, Ayşe Karabıçak Acer, Özkan Kocamış, Sedat Taşdemir, Analiz veya Yorumlama: Ali Kurt, Literatür Arama: Ali Kurt, Yazan: Ali Kurt.

Çıkar Çatışması: Yazarlar tarafından çıkar çatışması bildirilmemiştir.

Finansal Destek: Yazarlar tarafından finansal destek almadıkları bildirilmiştir.